Perşembe

şen büfe


Sirkeci'de, büyük postane'nin hemen karşısındaki sokaktan girilince solda kalan bu şen büfemiz, bilindik büfelerden tamamen farksızdır. vitrinvari camlarının arkasında dizilmiş file file portakallara, kapı önüne atılmış çok da özenli olmayan plastik masa sandalyelere, kapı önünde "hello, döner?" namelerine burada da şahit olabilirsiniz ama bu mekanın gönlümüzdeki yeri yine de farklıdır. bunun sebebi de menüsünde yer alan "şen spesyal"idir. içinde neredeyse her şey vardır. tombik ekmeğinin kapasitesini aşan malzemesini yerken zapdetmek biraz zordur. fazlasıyla da doyurucudur. bunun dışında ortalama bir büfeden ne eksik ne fazla bir mekandır.



şen büfe'ye son gidişimizde tesadüf ünlü gurme yavru bey ile karşılaştık ve kendisiyle ufak bir röportaj yapma şansı bile yakaladık. ve fakat kendisinin çok acelesi olduğundan, bir yere yetişmek durumunda olduğundan sadece 1-2 soru sorabildik. onun da bizim gibi şen spesyal tutkunu olduğunu öğrendiğimizde çok mesut ve bahtiyar bile olduk. ona göre sirkeci'nin kalbinde, böylesine bir spesyal keyfinin olması, yolun sonundaki büyük postane, hemen yanımızdaki muhsinoğlu han, birkaç adım ötemizdeki mısır çarşısı ve nicelerinin bu derece kusursuz ve bir o kadar da doğal olan harmonisi, bizim kuşağımızın en büyük şanslarından biriymiş. bizi bunlarla aydınlatmış olması da ayrıca bir şanstı bizim için. kendisine göbeğe ikram aracılığıyla da tekrardan teşekkür ediyor, başka bir zaman başka bir lezzet durağında görüşmek dileğiyle sevgi ve saygılarımızı iletiyoruz...


2 yorum: